Nisan Ayı 2024 Fon Bülteni
Tacirler Portföy Tecrübesi
Yatırım Felsefemiz
Tacirler Portföy’ün ortalama 20 yıl tecrübeli yatırım ekibi, periodik yatırım komitesi toplantılarında yurtiçi ve yurtdışı gelişmeleri, bu gelişmelere bağlı beklentilerin etkileşimlerini inceleyip, birlikte karar alıp, aldığı kararları yönettiği yatırım fonları ve özel portföylere uygulamaktadır. Bu kararların ve uygulamaların uygunluğu uyum departmanınca kontrol edilir, portföylerde gerekli düzeltmeler yapılır.
Tacirler Portföy riske göre düzenlenmiş getirisi yüksek ve etkin portföy yönetimi hizmeti vermeyi hedeflemektedir. Bu hedefini gerçekleştirirken müşterileriyle uzun vadeli, güvene dayalı ilişkiyi ön planda tutmaktadır ve müşterilerinin ihtiyaçlarına uygun çözümleri sunmayı amaçlamaktadır.
Yönetilen Varlık Büyüklüğ (MİO TL)
Kaynak: www.spk.gov.tr (Mart 2024 Verisi)
Makro Ekonomik Gelişmeler ve Beklentiler
Mart ayında FED ve ECB niceliksel sıkılaştırmaya devam etmesine rağmen gelişmiş ekonomiler canlılığını korudu. ABD’de 2024 yılı GSMH büyüme beklentisi yükseliş kaydetti. 2024 yılına girerken FED’in politika faizini 6 kez indirmesini bekleyen piyasa katılımcıları, bunu önce 3’e, ardından 1’e çekti. Öyle ki bazı önde gelen bölgesel FED yöneticileri enflasyonun halihazırdaki dirençli seyrini sürdürebilmesi durumunda bu yıl faiz indirimi olmayabileceğine dair demeçler vermeye başladılar. Buna paralel olarak USD diğer para birimlerine karşı güçlü seyrini sürdürdü ve ABD 10 yıllık tahvillerin getirisi %4.30’u aştı. Gelişmekte olan ülkelerde ise Çin'de de ekonomik tedbirler yavaş da olsa olumlu etkisini göstermesiyle birlikte Çin kaynaklı endişelerde bir nebze rahatlama gözlendi. Ekonomik aktivitenin yavaşlamadığı Mart ayında hisse senedi piyasaları dünyanın tüm ana bölgelerinde pozitif performans sergiledi.
Jeopolitik riskler ise Moskova saldırısının ardından bir nebze artış gösterdi. Altın fiyatlarının ABD’de faizlerinin daha uzun süre yüksek seyredeceğine dair gelişmelere rağmen güçlü kalmasını jeopolitik risk algısının artmasına bağlıyoruz. Bu durumu rezervlerinin önemli bir kısmı altın olan TCMB ve portföylerinde hatırı sayılı altın ağırlığı olan Türk yatırımcıları için olumsuz bulmuyoruz.
Türkiye’de, geçen seçimin ardından yaşanan TL zayıflamasını bu yıl da bekleyen çoğunluk, verilerin tam tersi bir durumu gösteriyor olmasına rağmen, döviz talebini hızlandırarak artırdı. Bunun sonucunda TCMB döviz rezervleri tarihi düşük seviyelere indi ve endişeleri daha da artırdı. Nihayetinde, TCMB politika faizinin %50'ye çıkarttı. Kredi ve mevduat faizlerinde son yılların en yüksek seviyelerine çıkıldı. Ancak buna rağmen seçim ardından bir kredi kısıtlaması beklentisiyle kredilerde hatırı sayılır bir yükseliş yaşandı. Seçimler iktidar partisinin ağır yenilgisi ile sonuçlandı fakat ekonomi ekibinin ve icraatlarının devam edeceğine dair verilen güvence döviz talebinin önüne geçti.
Mart ayında, bir önceki ayda öngördüğümüz gibi, hisse senetleri performansında ciddi farklılaşma yaşandı. Genelde yabancı yatırımcının ilgi gösterdiği bankalar ve holdingler pozitif ayrışırken, yerli yatırımcının tercih ettiği BIST 30 ve BIST 100 dışı senetlerde performans negatif oldu. 10 yıl vadeli tahvil getirileri sıkılaştırıcı ekonomi politikalarının devam edeceği beklentisiyle tekrar %26 sevilerine indi.